TBMM’nin gündeminde olan Orman Kanunu tasarısı için 300 bin ormancıdan “Bizi sırtımızdan hançerlemeyin. Bu düzenleme başlı başına felakettir. Umarız vicdanlar sızlar ve yanlıştan dönülür” feryadı yükseldi.
Ormancılık Kooperatifleri Birliği Genel Başkanı Cafer Yüksel, Meclis’e sevk edilen 6831 sayılı Orman Kanunu’nda değişiklik öngören tasarının büyük sorun yaratacağını ileri sürdü. Başbakan Tayyip Erdoğan’a tasarının geri çekilmesi için mektup yazan Yüksel, “Kanun tasarısıyla kalenin duvarlarıyla oynanıyor. Kaleden taş çekilirse duvarları yıkılır” dedi. Tasarıyla sosyal patlama yaşanacağını savunan Yüksel, şunları söyledi:
TOPLUMSAL DÜZEN BOZULACAK
“Orman köylüsü yılda ortalama 1000 lira para kazanıyor. O nedenle köylü ya çalışacak ya da açlığa mahkûm edilecek. Ancak bu düzenleme köylünün önüne takoz koyuyor. Yapılacak düzenleme kesilecek ağaçların dikiliyken satılacağını söylüyor. Bugüne kadar tomruklar depoya taşındıktan sonra satılıyordu. Ağaçların ayakta satılması ormanların özelleşmesi demektir.
Özelleştirmeden sonra ormanı alan kişi istediği kişiye ağaçları kestirecek. Böylece var-olan toplumsal düzen de bozulacak. Az da olsa para kazanan köylünün bu hakları elinden alınırsa sosyal patlama yaşanır. İnsanlar rızkının alınmasına sessiz kalmaz. Tasarı, köylünün tüm hakkını elinden alınıyor. Biz şimdi işi kurayla eşit şekilde dağıtıyoruz. Orman Kanunu düzenlemesi vicdana sığmaz.
Tasarı şu anda komisyonda bekliyor. Bir gece ansızın yasalaşırsa 300 bin orman köylüsü için felaket olacak. Tasarı ya yeniden müzakere edilsin ya da tamamen geri çekilsin. Düzenleme, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın 2012’de açıkladığı Kooperatifçilik Eylem Planı’yla da çelişiyor. Meclis’teki düzenleme Başbakan’ın açıkladığı belgeye de aykırıdır. Buradan feryat ediyoruz. Bizi arkadan hançerlemeyin. Toplumun en yoksul kesiminin 3-5 kuruş kazanmasını engelleyen düzenleme başlı başına felakettir.
Kimsenin tavuğuna ‘kışt’ demiyoruz. Umarım vicdanlar titrer ve yanlış adımdan dönülür. Yılda 30-40 ormancıyı iş kazalarına kurban veriyoruz. Madenlerden sonra en tehlikeli sektör durumundayız. Ormanlarda ehil eller çalışmalıdır. Yoksa iş kazalarının da artma riskiyle karşı karşıya kalırız.”